Türk çiftçisine traktör ve tarım makineleri başta olmak üzere, mekanizasyon ve hayvancılık sektöründeki tüm yenikleri ve son gelişmeleri en doğru şekilde ulaştırıyoruz.
Abonelik Formu
Abonelik Formu

AGCO, kadın işgücü istihdamında öncü bir rol oynuyor

Profi Traktör Türkiye olarak kadınların iş dünyasındaki gücüne inanarak başlattığımız “Traktör Sektöründe Kadın Eli” köşemizin bu ayki konukları AGCO Tarım Makineleri Parça Müşteri Hizmetleri Süpervizörü Güldehan Güncü ve AGCO Tarım Makineleri Lojistik Müdürü Nuray Berkmen oldu. Kadın girişimciliğinin hız kazandığı günümüz dünyasında bugüne ilham veren kadınların başarısını göstermek üzere ekibiyle birlikte 4 kadın çalışanın da bulunduğunu belirten Güldehan Güncü, “Kadınlar problemleri çabuk tespit edip hızlı aksiyon alabiliyor” diyerek AGCO ailesinde kadın istihdamından bahsetti. 14 yıldır çalışma hayatına AGCO’da devam eden Nuray Berkmen, “Kadınların daha detaycı olması, yaptıkları işlere pozitif yansıyor” diyerek iş gücündeki olumlu sinerjiye dikkat çekti.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? AGCO’daki görev ve sorumluluklarınız nelerdir?

Güldehan Güncü:

Adım Güldehan Güncü. AGCO Tarım Makineleri’nde Parça Müşteri Hizmetleri bölümünün Süpervisörlüğü görevini yürütüyorum.

Güldehan GÜNCÜ – AGCO Tarım Makineleri Parça Müşteri Hizmetleri Süpervizörü

Nuray Berkmen:

İsmim Nuray Berkmen. AGCO Tarım Makineleri’nde Lojistik Müdürü olarak çalışıyorum.

Nuray BERKMEN – AGCO Tarım Makineleri Lojistik Müdürü

Bu sektöre girmek aklınızda var mıydı? Sektöre giriş hikayeniz nasıl oldu?

Güldehan Güncü: Mekanik, çocukluğumdan beri her zaman ilgimi çekti. Sonunda bu ilgim üniversite eğitimimde mühendisliğe yönelmeme vesile oldu ve tarım makineleri alanında eğitim almaya karar verdim. Sonrasında sektörde çalışmak birinci hedefim haline geldi. Bildiğiniz üzere üniversite mezunu kişilerin Türkiye şartlarında eğitimini aldığı dalda çalışma fırsatı bulması epey zor. Bir kadın olarak bunu başardığım için kendimi şanslı hissediyorum.

Nuray Berkmen: Daha önce farklı sektörlerde çalıştım. Son işimden ayrılıp uzun yıllardır adını duyduğum ve tarıma verdiği katkılardan dolayı hep benim de bir parçası olmak istediğim Massey Ferguson markasıyla tanıştım. Markanın Türkiye’de üretimini yaptığı bir firmaya dahil olmak isteyerek 2008 yılında tarım makineleri sektörüne ilk adımımı atmış oldum. Ardından Massey Ferguson’un yeni Türkiye yapılanması olan AGCO Türkiye ofisinde çalışmaya başladım ve 14 yıldır burada çalışma hayatıma devam ediyorum. Doğru bir seçim yapmış olmanın mutluluğunu yaşıyorum.

İşinizle ilgili detay verebilir misiniz? AGCO’da hangi alanlarda faaliyette bulunuyorsunuz?

Güldehan Güncü:

AGCO Tarım Makineleri, Türkiye’de 1961 yılından bu yana  Massey Ferguson; ana markası, birçok yan markası, geniş bayi ağı ve yüksek hizmet kalitesiyle Türk çiftçisine hizmet veriyor. Müşteri Hizmetleri departmanı olarak ben ve ekibim; öncelikle yedek parça tarafında değerli müşterilerimize ve çiftçilerimize destek veriyoruz. Geniş bayi ağımızın başta yedek parça ihtiyaçlarını karşılıyor ve markamızın makinelerini her zaman çalışır kılma hedefiyle ilerliyoruz. Tüm yedek parça ihtiyaçlarının sağlanması için gerekli teknik, lojistik, operasyonel süreçleri takip ederek sonuçlandırıyoruz. Ayrıca hizmet kalitemizi artırma amaçlı organizasyon ve planlama çalışmaları ile iş geliştirme süreçlerinde de görev alıyoruz. Ekibimin 4 kadından oluştuğunu da gururla paylaşmak istiyorum.

Nuray Berkmen:

AGCO Tarım Makineleri bünyesinde çalıştığım 14 yıl içinde önce ‘Yedek Parça Müşteri Hizmetleri Sorumlusu’, ardından ‘Yedek Parça Stok Planlama ve Tedarik Sorumlusu’ olarak görev aldım. 2014 yılından beri de bütün ürün gruplarında Lojistik Müdürü olarak çalışma hayatımı sürdürüyorum. Ekibimle birlikte bayilerimizin farklı ihtiyaçları doğrultusunda oluşturdukları siparişlerin üretim planlamasına alınmasından yurt dışı sevkiyat, ithalat ve faturalamalarını gerçekleştirerek bayilerimize teslimine kadar olan bütün sipariş süreçlerini yönetiyoruz.

Görevinize başlamadan önce tarım ekipmanlarıyla ilgili bir eğitim aldınız mı? Aldıysanız bu eğitim size nasıl etki etti?

Güldehan Güncü:

Tarım Makineleri alanında lisans düzeyinde eğitimim bulunuyor. Normal mühendislik eğitimim analitik düşünme ve problem çözme yeteneği kazandırırken, Tarım Makineleri ana dalda eğitim almış olmamın ise toprağı, ürünü ve ekolojik şartları tanımama, bunların makine ile ilişkilerini anlamama çok katkısı oldu. Bu donanımlarım da çiftçilerimizin ve tarım makinelerinin ihtiyaçlarının belirlenmesine bilimsel bir vizyonla yaklaşmama destek oluyor. Uygarlığımızın tarımla birlikte kurulduğunu ve sanayi devrimi ile medeniyetimizin büyük bir hızla geliştiğini göz önüne alırsak, süreçte görevimizin kutsal ve insani bir tarafının olduğunu öğrendiğimizi söyleyebilirim.

Nuray Berkmen:

Bu göreve başlamadan önce şirkette farklı bölümlerde ve görevlerde yer aldım. Böylece birçok ürünle ilgili eğitim alma şansı buldum. Hala yenilikleri takip etmeye ve öğrenmeye devam ediyorum. Beni makinelerde yeni teknolojilerin uygulanması ve kullanım seçeneklerinin genişliği çok etkiliyor.

Firma faaliyetlerine sizinle birlikte toplam kaç kadın ekip arkadaşınız katkı sağlıyor?

Güldehan Güncü:

Benim ekibimde benimle birlikte 4 kadın çalışan bulunuyor. Şirket içinde birbirimizle uyumlu bir çalışma gerçekleştiriyoruz.

Nuray Berkmen:

Şirket içerisinde faaliyet gösteren tüm bölümlerle birbirimize destek verecek şekilde bir ekip çalışması gerçekleştiriyoruz ve şirket genelinde toplam 16 kadın çalışıyoruz.

Çalıştığınız firmanın kadın istihdamına olan bakış açısını değerlendirebilir misiniz?

Güldehan Güncü:

Bu konuya duyarlılıkla yaklaşan AGCO Global, her alanda kadın çalışanlarını destekliyor ve teşvik ediyor. Çalışma ikliminin kapsayıcılığı AGCO için önemli. Şirketimizin ana yaklaşımı insana değer veren, din, dil, ırk, cinsiyet gibi tüm farklılıkları kucaklayarak sadece insanı merkeze alan, bunu tüm dünyadaki yerleşkelerinde temel kültür haline dönüştüren bir çalışma ortamı sağlıyor. Eşitliği benimsemek; herkesin başarıya ulaşması için farklı ihtiyaçları olduğunu kabul etmek anlamına geliyor. AGCO bu yıl özellikle kadınların başarılarını kutluyor ve yüksek başarı hedefleri için kadın çalışma ağları oluşturarak ‘Önce Çiftçi’ stratejimizi kadınların enerjileri ile güçlendiriyor. Biz de tüm AGCO çalışanları olarak eşitliği kutluyor ve kucaklıyoruz.

Nuray Berkmen:

Firma içerisinde her alanda kadın çalışanlara yer veriliyor ve hiçbir ayrım yapılmadan erkek çalışanlarla aynı koşullarda görev alıyoruz.

Erkek egemen bir sektörde kadın olmanın farklılığını yaşıyor musunuz? Sorunlara ve süreçlere farklı bir bakış açısıyla müdahale ettiğiniz durumlar oluyor mu?

Güldehan Güncü:

Türkiye’de erkeklerin tüm sektörlerde sayıca bir üstünlüğü var. Bunu egemenlik olarak görmemeniz gerektiğini düşünüyorum. Tarım makineleri sektöründe de bu sayısal üstünlük daha fazla. Kadın olmanın farklılıklarının pozitif ve negatif anlamda etkilerini hissediyorum. Müşteri Hizmetleri olarak görevimiz gereği sürekli iletişim halinde olan bir ekibiz ve toplumumuzda bir kadın ile iletişimde nezaket kurallarına daha çok bağlı kalındığını söyleyebilirim. Bu da iletişimde daha hoşgörülü ve nazik bir ortam oluşmasına yardım ediyor. Ayrıca kadınlar erkeklerden daha iyi bir dinleyici olduğundan problemleri çabuk tespit edip hızlı aksiyon alabiliyor. Ancak diğer taraftan teknik bilgimizin kadın olduğumuz için sorgulandığı ya da güvenilmediği durumlarla da karşılaşabiliyoruz. Toplumca bunu eğitim ile aşacağımıza, bu eğitimin de aileden başlaması gerektiğine inanıyorum.

Nuray Berkmen:

Normal yaşamda doğası gereği kadın-erkek farklılıkları iş hayatında da zaman zaman kendini gösteriyor ve bu durum çatışma doğurabiliyor. Ama olaylara işin sonuca ulaştırılması yönünden yaklaşılması gerektiğinin bilincinde olarak, bazı zıtlıklara karşı birçok sorunu çözüme ulaştırdığımı düşünüyorum. Ayrıca kadınların genel olarak daha detaycı olduğunu söyleyebilirim ve bu, alınan sonuçlara pozitif şekilde yansıyor.

Bir kadın olarak erkek egemen bir sektörde yer alırken zorlandığınız noktalar oldu mu?

Güldehan Güncü:

Zaman zaman zorlandığım konulardan biri teknik bilgimin güvenilirliğinin sorgulanması oldu. Bunun için erkek meslektaşlarımdan daha fazla efor sarf etmem gerektiği durumları çok yaşadım. Sorunlara çözüm olabilecek kadınların varlığına inanılmaması ve yetkili kişi olarak erkeklerin tercih edilmesi de bu konuya örnek verebilirim.

Nuray Berkmen:

Evet, ilk başlarda bu zorluğu yaşadım ama uzun bir zamandır sektör içerisinde yer aldığımdan dolayı olumlu yönde değişimi çok net görebiliyorum. Eskiden özellikle tarım makineleri alanı erkek işi olarak görülüyordu. Hatta teknik konularda kadınlardan destek istenmesi bile yadırganıyordu. Bu algı büyük oranda yıkıldı. Biz kadınlar da üretimden sevkiyata her alanda erkeklerle birlikte hiçbir zorluk yaşamadan çalışıyoruz. Bir kadın olmanın farkını artık büyük oranda yaşamıyoruz.

Sektörde kadınlara pozitif ayrımcılık yapıldığını düşünüyor musunuz?

Güldehan Güncü:

Pozitif ayrımcılık, özellikle kadınlara karşı nezakette her zaman var. Ancak kadının çalışma hayatında daha çok desteklenmesi gerekiyor. Teknolojinin gelişmesi ve dünyayı kasıp kavuran salgından sonra esnek, hibrit çalışma sistemlerinin yaygınlaşması ile piyasa aktörlerinin bunu fırsat bilerek kadınlara öncelik verip desteklemesi gerektiğini düşüyorum.

Nuray Berkmen:

Kadın çalışanlar, sayıları çok az da olsa hala sektörde yadırganabiliyor ama genel anlamda yaptığımız işten ve bu ortamda yer almayı tercih etmemizden dolayı büyük destek ve saygı gördüğümüzü düşünüyorum.

Kadın gözünden traktör sektörünü ve bu alandaki mekanizasyonu değerlendirir misiniz?

Güldehan Güncü:

AGCO Massey Ferguson olarak 175 yıldır sadece tarımsal alanda yatırım ve Ar-Ge çalışmalarıyla tüm enerjimizi, birikimimizi ve yatırımımızı tarım makinelerine aktarıyoruz. Tarım makineleri sektörüne yön veren teknolojik gelişmeleri çiftçilerin hizmetine ilk sunan Massey Ferguson ve Fendt gibi markalara sahibiz. Geliştirdiğimiz ilk 3 nokta askı sistemi, hidrolik sistemler, şanzıman sistemleri, son olarak da motor teknolojileri ile sektörün gelişmesine öncülük eden bir şirketiz. Bununla gurur duyuyorum. Sektörde özellikle son 30 yıldır tarımsal mekanizasyonda, devrim niteliğinde teknolojik gelişmeler oldu. Günümüzde Türk çiftçisi tarımsal üretimde her ihtiyacı karşılayacak makineye ulaşabiliyor. Toprak-makine, ürün-makine ilişkisini anlayan ve buna göre otonom kararlar veren teknolojileri, standart ürün gamlarında çiftçilere ulaştırabiliyoruz. Her geçen gün heyecan veren teknolojik gelişmelerle, çiftçinin işini kolaylaştıran, en önemlisi de geleceğimizi ve toprağımızı korumaya yönelik araçlarla çiftçilerimizi buluşturuyoruz.

Nuray Berkmen:

Tarım sektörünü yaşamın sürdürülebilirliğini sağlayan bir sektör olarak görüyorum ve bu alandaki mekanizasyonu tarımsal üretim faaliyetlerinin etkinliğini artırmak, daha ekonomik hale getirmek ve çalışma koşullarını iyileştirmek açısından oldukça önemli buluyorum.

Traktör sektöründe çalışan bir kadın olarak, sektördeki kadınlara tavsiyeleriniz nelerdir?

Güldehan Güncü:

Öncelikle iyi bir eğitim almalarını ve kendilerini geliştirmelerini tavsiye ediyorum. Kadın olmakla ilgili önyargıları tamamen unutsunlar. Kendilerine güvenip inansınlar ve karar almaktan çekinmesinler. Ayrıca planlı çalışıp, kendilerine ve sevdiklerine vakit ayırmayı ihmal etmesinler.

Nuray Berkmen:

Daha önce farklı sektörleri de deneyimleme imkanım olduğundan çalışma ortamı olarak bir farklılık görmüyorum. Hatta faaliyet alanı ve iletişimde bulunduğumuz profil gereği tarım sektörünü daha samimi buluyorum. Bu nedenle bana göre bu sektörde çalışan kadınlar kendilerini daha şanslı hissetmeliler.

Traktör sektöründe kadın çalışanların sayısının az olmasıyla ilgili neler düşünüyorsunuz? Bu sayının yükselmesi için sizce neler yapılmalı?

Güldehan Güncü:

Günümüz sektöründe kadın varlığı az olsa da, son yıllarda kadınlara yönelik büyük bir değişimin olduğu bir gerçek. Bugün kadınlar daha fazla sorumluluk taşıyorlar. Örneğin kendi şirketimizde ve bayi ağımızda üst sıralarda yer alan birçok kadın var. Ayrıca bugün daha fazla çiftçilik ve hatta müteahhitlik işinin kadınlar tarafından yürütüldüğünü ve bu nedenle son yıllarda kadın çiftçilerin sayısının istikrarlı bir şekilde arttığını görüyoruz. Son araştırmalardan da biliyoruz ki, aile çiftliğinde her kararda kadınların da büyük payı var. Gelecekte kadınlar kesinlikle tarım endüstrisinin ön saflarında yer alacak ve daha fazla görünürlük kazanacak! Hepimizin buna hazırlanması ve eşitlik ilkesi ile liyakatin cinsiyet ayrımı olmadan hak edene verilmesi için destek olması gerekiyor.

Nuray Berkmen:

Bunun için bu sektörde faaliyet gösteren tüm firmalarda fırsat eşitliği sağlanması gerektiğini düşünüyorum. İlk etapta, işe alımlarda tüm adayların kadın ve erkek olarak değerlendirilmesinden ziyade, bütünüyle çalışma hayatına katabilecekleri göz önüne alınmalı. Şuan çalıştığım firmada gerek yeni alımlarda, gerekse yönetim kadrolarında kadın çalışanlarımız yer alıyor ve şirket içerisinde de değerlendirmelerde bu kritere bakılmaksızın kadınlara da pozisyonlarında yükselme imkanı sağlanıyor.

Son olarak eklemek istedikleriniz

Güldehan Güncü:

Ülkemiz 4 mevsimin yaşandığı, Anadolu toprağının inanılmaz bereketi ile kutsandığımız bir tarım cenneti. Ürün çeşitliliğimiz diğer coğrafyalardan üstün. Bu tarımsal gücümüzü, milletin efendisi olan çiftçilerimizi daha çok destekleyerek ve kadın-erkek aynı hedefle çalışarak kullanmalıyız. Dünya iklim krizinin eşiğindeyken ve tarımsal üretim ile gıda güvenliği insanoğlunun en önemli konusu haline gelmişken, ülke olarak tarımsal kalkınma programları yapmalı ve bunu teknolojik araçlarımızla destekleyerek tüm yurda yaymalıyız. Bunu milli bir politika haline getirmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Nuray Berkmen:

Her zaman geleceğin sektörü olarak tanımladığım tarım sektörüne umarım gereken değer verilir ve kadın /erkek çalışanlar eşit olarak bu sürece daha büyük katkılar sağlayıp, birlikte çalışmaya ve üretmeye devam ederler.

Total
0
Shares
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ÖNCEKİ HABER

Yanmar, Türkiye'de üretilen ilk Yanmar markalı traktör teslimatını gerçekleştirdi

SONRAKİ HABER

Tarım ve Orman Bakanlığından, hassas tarımın desteklenmesi için yeni İHA teknolojisi

BENZER HABERLER
Devamını Oku

Silajlık mısır hasadı başladı

Kars’ın verimli tarım alanlarında çalışmalarını sürdüren üreticiler, silajlık mısır hasadına başladı. Kars’ta tarımsal üretimine katkı sağlayan çiftçiler, hayvan…
Total
0
Share